Belgrad Ormanı
Orman; beton denizinde
bir adaya dönüştükçe nefes almakta zorlanıyor, çocuklarımıza doğaya saygı
duymayı öğretemediğimizden acı çekmeye devam ediyor ve çevresini kuşatan yapılaşmaya rağmen kent halkının ilgisizliğine karşı tüm çaresizliğiyle direniyor.
Ormanın korunması için tek çare insan müdahalesini önlemek. Biz tam tersine; ormanı sanki bir parkmış gibi kesme rulo
çimler ve süs bitkileri ile dolduruyoruz, orman içi işletmelerle doğal yaşam
alanını baskı altına alıyoruz ve imar planları ile toplu ağaç kıyımları yapıyoruz.
3'üncü
Köprü ve Kuzey Marmara Otoyolu inşaatı tamamlandığında Avrupa ve Anadolu
yakasında yaklaşık üç milyon ağacın kesilmiş olacağı iddia edilirken, yetkili
biri "Kesilen ağaçların beş katı fidan dikilecektir. Nitekim dikimler de
başlamıştır" diye beyanat veriyor.
Gerçekten dikseler bile, fidanların
sulamasını ve bakımını nasıl yapacaklar? Kışlalarda her yıl dikilen 100 binlerce fidandan çok az miktarının ağaç olabildiğini biliyorlar mı acaba?
Keramet milyonlarca fidan dikmek değil, öncelikle var olanı korumak. Yok ettiğiniz bu ormanları yeniden oluşturmak için ne ömrünüz ne de ağaç kıyımından elde edeceğiniz rant geliri yeter.
Keramet milyonlarca fidan dikmek değil, öncelikle var olanı korumak. Yok ettiğiniz bu ormanları yeniden oluşturmak için ne ömrünüz ne de ağaç kıyımından elde edeceğiniz rant geliri yeter.
Yeter Artık!
Ref.: hurriyet.com., onedio.com, baskahaber.org, atlas.com.
Validebağ Korusundaki Başıboş Köpekler
Daha önce sizinle paylaştığım bir yazımda; koruda sayıları hızla artan sokak köpeklerinin rehabilite edilmesi (kısırlaştırma ve aşılarının vurulması) girişimimin yarıda kaldığını ifade
etmiştim. Ref.: mese-palamudu.blogspot.com
Geçenlerde koruda yürüyüş yaparken, patika
yola yaklaşık 20 m mesafede (Üsküdar Devlet Hastanesi B Blok'unun arka
tarafında) yedi-sekiz köpeğe yemek veren bir bayan
gördüm.
Kendisine, acaba köpekleri
birlikte rehabilite ettirebilir miyiz? diye sormak maksadıyla yaklaşık 10 m
yaklaşmıştım ki köpekler etrafımı sardı. Eğer arkamı dönüp kaçmaya kalkışsaydım, kesinlikle ısıracaklardı. Bayan duruma müdahale ederek köpekleri uzaklaştırdı.
Köpeklerin doğaları gereği; yuvalarını, yiyeceklerini,
yavrularını ve bölgelerini korumak maksadıyla saldırgan olabilmesi anlaşılır bir şeydir. Ancak, çoğalan köpeklerin bölgelerini "Korunun Acıbadem girişi tarafına doğru" genişletmesi sebebiyle, iş işten geçmeden bazı tedbirlerin alınması gerektiğini düşünüyorum.
Hayvan severlerin; sokak köpeklerini yürüyüş yollarına
yakın yerlerde beslememeye özen göstermesi, Belediye ve Koru Koordinatörü ile
işbirliği yaparak köpeklerin rehabilite edilmesine katkı vermesi zorunluluk
haline gelmiştir.
Vatandaşlar ise; özellikle korunun Üsküdar Devlet Hastanesi B Blok
ile Huzur Evi arasındaki dar patika yolu kullanılırken dikkatli olmalıdır.
Mili Eğitim Bakanlığı yetkilileri de artık Koru için harekete
geçmelidir.
Herkese;
Doğayla,
insanla, hayvanla dost
Sevgiyle,
saygıyla, dostlukla dolu
Sağlıklı, huzurlu, mutlu bir 2014 diliyorum.
Saygılarımla